Temel bir gerçektir ki gezegenler sürekli olarak döner. Güneş sistemimiz
4 buçuk milyar yıl önce, dönen gaz ve toz bulutundan meydana gelmiştir.
Gezegenler şekillendikçe, başlangıçtaki dönme hareketini ödünç almışlar
ve günümüze kadar korumuşlardır. Dünyanın ekvatordaki dönüş hızı saatte
1600 kilometredir. Dünya giderek yavaşlıyor ama bu yavaşlama 100.000
yılda 2 saniye düzeyinde ama bir gün bu süre bir anda hızlanacak. 5
yıllık bir sürecin ardından dünya tamamen duracak okyanuslara, kıtalara,
soluduğumuz havaya ve en önemlisi bize ne olacak dersiniz?
Dönüş hızındaki değişim henüz fark edilmiyor, fark saatte 1 km den az
olmasına rağmen sonuçları çok ağır oluyor. Hava alanlarında ilk sorunlar
baş göstermeye başlıyor. Ticari uçakların bir bölümü GPS yardımıyla
uçar. GPS uçağın bulunduğu yeri bir dizi uydudan yararlanarak söyleyen
bir sistemdir. Sistemin en önemli unsurlarından bir tanesi ise zamandır.
Uydulardaki saatler yeryüzüyle sürekli bağlantı halindedir. Amerikan
hükümeti zamanı dünyanın en güvenilir sistemi olan atom saatleriyle
belirler. Gezegenin yavaşlaması bu saatlerin senkronizasyonunun
bozulmasına sebep olmaz ama uyduların iletişim kurması gereken yer
üsleri uyduların düşündüğü yerde değil. GPS dünyanın dönüş hızının bu
kadar büyük değişim geçirebileceğini hesaba katmıyor. Dünyanın
yavaşlaması, dikkatli bir şekilde ayarlanmış bir sistemi kargaşaya
sürüklüyor, bunun sonucu ise bir felaket oluyor. Dönüşü yavaşlayan bir
dünyanın karşılacağı ilk sorun zamandır.
Gezegenimizin ortası kutuplara nazaran daha şişkindir. Su kütlelerinin
ekvatorun üzerinde durmasını sağlayan güçlerden biri dünyanın dönme
hareketinden ileri gelir. Bu güç zayıfladıkça okyanuslar hareket etmeye
başlar. Denizler şişkin ekvatordan kutuplara doğru akmaya başlar. 1
milyar kilometre küpten daha büyük su kütlesi artık hareket halindedir.
Dünyanın yavaşlamasının getirdiği çok önemli bir tehlike daha var. Deniz
seviyesi ile birlikte soluduğumuz hava da değişiyor. Atmosferimiz
dünyanın her yerine eşit olarak dağılmıştır ve gezegenimizle eş zamanlı
olarak döner. Dünyanın dönüş hızı yavaşladıkça atmosfer okyanuslarla
birlikte kutup bölgelerine doğru hareket eder. Bu durumun ilk etkileri
Rio, Mumbai, Singapur gibi tropikal şehirlerde ortaya çıkıyor ve
buralarda nefes almak giderek güçleşiyor.
Dünya 3 katmandan meydana gelir. Erimiş haldeki çekirdek, katı ve
yalıtkan manto ve sert dış kabuk. Bunların hepsi birlikte döner ancak
dönüş hızının azalması her katmanın farklı hızlarda yavaşlamasına sebep
olur bu da büyük bir sürtünme kuvvetini ortaya çıkmasına neden olur.
Yani dünya kelimenin tam anlamıyla içten parçalanmaya başlar.
4.5 YIL SONRA
4.5 yıl önce dünya saatte 1600 km hızla dönerdi şimdi ise neredeyse
durmak üzere. Güneş 16 gün boyunca batmıyor. Bu garip dünyada hayatta
kalabilmek için suya yakın olmak zorundayız ama gece olunca iklim
koşulları insanların dayanma sınırlarını sonuna kadar zorluyor.
5 yıl sonra dünya artık tamamıyla duruyor. Okyanuslar, atmosfer ve
iklimler yeni bir dengeye oturuyor. Yeni bir mega kıta, gezegenin
ortasını boydan boya kat ediyor. Kutuplardan başlayan iki engin okyanus
orta enlemlere kadar iniyor. Gezegenin ortasındaki kara parçalarında
solunacak hava bulunmuyor, yeni kara parçasının yarısından fazlası
yaşama geçit vermiyor. Dünya durmasına rağmen hala güneşin yörüngesinde
bundan sonra gündüzler yarım yıl sürecek.
6 YIL SONRA
yaklaşık 6.5 milyar insan hayatını kaybetti. Hayatta kalanların bazıları
insanların nefes alabilecekleri ve iklimsel koşullara dayanabilecekleri
bir kaç yerden birine ulaşmayı başarıyor. Gece ve gündüz, sıcak ve
soğuk, kuraklık ve yağış döngüsü bu şekilde devam edecek. Dünyanın kendi
ekseni etrafında dönüşünün durması yepyeni bir gezegen ortaya
çıkarıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder