• Titanik gemisinin biletleri; ‘Tanrının Bile Batıramayacağı Gemi’ sloganıyla satılmıştı.
• ABD'de fare yakalamak lisans gerektirir.
• Kumanda Pili 1 Saat Dolapta Bekletildikten Sonra Tekrar Kullanabilir.
• Bir kadında 4.5 litre, bir erkekte ise ortalama 5.6 litre kan bulunmaktadır.
• Meşe ağaçları elli yasına gelmeden meşe palamudu üretemezler.
• Kanada, Kızılderili dilinde “büyük köy” anlamına gelmektedir.
• Rusya’nın 4/1 ormanlarla kaplıdır.
• 2010 yılında The Walking Dead dizisinin tanıtımı için İstanbul'a
getirilen zombi kılığındaki oyuncular emniyet tarafından içeri
alınmıştır.
• Fillerin Hamilelik Süresi 2 Yıldır.
• Çinde 4 Rakamının Ölümü İşaret Ettiği İçin
Çok Az Kullanılır 4.Kattaki Evler Diğerlerine Göre Daha Ucuzdur.
• İnsan gözü 526 megapikseldir.. Eğer insan gözü kadar kaliteli bir
fotoğraf makinesi olsaydı, çekilecek tek bir resmin boyutu 2.5 gb
olurdu.
• Bugüne kadar ölçülmüş en büyük buz dağı, 200 mil
uzunluğunda ve 60 mil genişliğindedir ve Belçikadan daha büyük bir
yüzölçümüne sahiptir.
• Güneşten salınan enerji o kadar
fazladır ki, güneşin 1 saniyede yarattığı enerji 100 Milyar atom bombası
enerjisinden büyüktür
5 Kasım 2013 Salı
4 Kasım 2013 Pazartesi
Enteresan Yasaklar
ALABAMA
• Motorlu taşıt kullanan bir sürücünün gözbağı kullanması yasak.
• Pantolonun arka cebinde dondurma bulundurmak yasak.
• Anniston kentinin Noble Caddesi’nde bluejean giymek yasak.
• Jasper kentinde, bir erkeğin eşini basparmağından daha kalın bir sopayla dövmesi yasak.
• Lee ilçesinde, çarsamba günleri günes battıktan sonra fıstık satmak yasak.
• Mobile kentinde, kadınlara yönelik uluma sesleri çıkarmak yasak.
KALİFORNİYA
• Hiçbir motorlu taşıt, sürücüsü yokken saatte 75 km’den fazla sürat yapamaz.
• Hayvanların tavernalar ve okullara yakın alanlarda çiftleşmesi yasak.
• Hareket halindeki bir motorlu araçtan hayvanlara ateş açmak yasak. Bu yasanın tek istisnası balinalar.
• Arcdia kentinde, tavuskuşlarının yolda geçiş üstünlüğü var. Baldwin Park’ta havuzda bisiklet kullanmak yasak.
• Los Angeles’ta, bir erkeğin eşini 5 cm’den daha kalın bir kemerle dövmesi yasak.
• Riverside’da, 11.00 – 13.00 saatleri arasinda sefertasiyla sokakta yürümek yasak. San Francisco’da Market Caddesi’nde dolaşmak fillere yasak.
ARIZONA
• Bir kaktüs kesmenin cezası 25 yıla kadar hapis.
• Eşeklerin küvette uyumasi yasak.
• Kırmızı bir maske ile işlenen hafif bir suç “ağır suç” sayiliyor.
• Globe kentinde bir Kızılderili ile sokakta iskambil oynamak yasak.
• Hayden’da, tavşanları ve kurbağaları rahatsız edenler, para cezasına çarptırılıyor.
• Maricopa ilçesinde bir evde 6′dan fazla kadın yaşayamıyor.
• Mohave ilçesinde, çorba çalarken yakalanmanın cezası, çorbayi hırsızın basindan asağı dökmek.
CONNECTICUT
• Bisikletle saatte 90 km’den fazla sürat yapmak yasak.
• New Britain kentinde, yangına bile gitse, itfaiye arabaları saatte 40 km’den fazla sürat yapamazlar.
• Hartford’da, bir kimsenin ellerinin üstünde karşıdan karşıya geçmesi yasak.
FLORIDA
• Kuaföre giden kadınların saç kurutma makinesindeyken uyumaları yasak.
• Evli olmayan kadınların pazar günleri paraşütle atlamalari yasak.
• At hırsızlığının cezası idam.
GEORGIA
• Adli tıpta ya da bir cesedin yanında küfür etmek yasak.
• Atlanta’da, bir zürafayı telefon direğine bağlamak yasak.
• Gainesville’de, tavuğu mutlaka elinizle yemek zorundasınız.
GÜNEY DAKOTA
• Bir beyaz, kendi evinde ya da arazisinde beşten fazla Kızılderili görürse, öldürebilir. Kızılderililer “saldırgan taraf” kabul ediliyor.
• Eyalet sınırlari içindeki peynir fabrikalarında uyumak yasak.
• Spearfish kentinde 3 Kızılderili’yi sokakta vurmak serbest.
ILLINOIS
• Chicago’da bir nükleer bomba patlatmanın cezasi sadece 500 dolar.
• Ontario’da, horozların kent sınırları dahilinde ötmeleri yasak.
MARYLAND
• Bir aslanı sinemaya götürmek yasak.
• Ocean City’de, yüzerken yemek yemek yasak.
MISSISSIPPI
• Doğal olmayan cinsel ilişkinin cezasi on yıla kadar hapis.
• Davar çalmanin cezası asılmak
MONTANA
• Yedi ya da daha fazla Kızılderili’yi bir arada görürseniz vicdan azabı çekmeden ve yasayı da arkanıza alarak öldürebilirsiniz.
• Bir kadinin eşine ait bir mektubu açması ağır suç.
NEBRASKA
• Çocukların kilisede geğirmesi yasak.
• Bar sahipleri çorba bulundurmak zorunda. Aksi takdirde bira satmaları yasak.
• Waterloo kentinde berberlerin 07.00 – 19.00 arasi soğan yemeleri yasak.
NEVADA
• Size ait bir mekanda köpeğinize ateş açan birini anında asma hakkınız var.
• Karayoluna deveyle çıkmak yasak..
• Eureka kentinde bıyıklı erkeklerin kadınları öpmeleri yasak.
OHIO
• Balıkları sarhoş etmek yasak.
• Clinton Ilçesi’nde, kamuya ait bir binaya yaslanmak yasak.
• Paulding’de polis köpeklerinin ısırma hakkı var.
• Strongville’de, Studs Trekel’in “Catch 22″ adli kitabı yasak.
• Youngstown’da yolda arabanın benzininin bitmesi yasak. Suç islemis sayılıyorsunuz
TEKSAS
• Bir başkasının ineğinin sütünü içmek yasak.
• Ayakta bira içerken bardak en fazla üç kez yudumlanabiliyor. Dördüncü yudum yasak; içmek için oturmak gerekiyor.
• Britannica Ansiklopedisi eyalet genelinde yasak. Çünkü içinde nasıl bira yapıldığı tarif ediliyor.
• Bir otelin ikinci katından mandalara ateş etmek yasak.
• San Antonio’da sığır hırsızlığının cezası, hırsızı çaldıgı yerde asmak.
UTAH
• Bir atın üzerinden balık tutmak yasak.
• Kişi, nükleer silah bulundurabilir ama patlatamaz.
• Bütün karayollarında kuşlara geçiş üstünlüğü var.
• Bir insan 50 yaşını geçtikden sonra kuzeniyle evlenebilir.
• Salt Lake City’de içinde keman bulunan bir torbayla yürümek yasak.
• Trementon’da ambulansta seks yasak.
VIRGINIA
• Evli olmayanlara seks yasak.
• Kadınları gıdıklamak yasak.
• Bir insanın mahkeme binasının merdivenlerinde, karısını akşam 8′den önce dövmesi yasak.
WISCONSIN
• Trende öpüşmek yasak.
• Racine’de, uyuyan bir itfaiye memurunu uyandırmak yasak.
WYOMING
• Haziran ayında bir tavşanın fotoğrafını çekmek yasak.
• Cheyenne kentinde, çarsamba günleri duş almak yasak.
Arabasının altında birinin bulunduğunu gören sürücünün otomobilini çalıştırması yasaktır. (Danimarka)
Otomobilinin karşısına at arabası çıkan sürücü, otosunu kenara çekmek zorundadır. (Danimarka)
Demiryolunda öpüşmek yasaktır. (Fransa)
Yağmur yağarken çimler sulanamaz. (Kanada)
Koleje gitmek için entelektüel biri olmak zorundasınız. (Çin)
Kapılar ve pencereler pembe renkte olmak zorundadır. (Kanada-Kanata)
Ağaca tırmanmak yasaktır. (Kanada-Oshawa)
Bank Street’te pazar günleri dondurma yemek yasaktır. (Kanada-Ottawa) Yong Caddesi’nde ölü atları pazar günü sürüklemek yasaklanmıştır. (Kanada-Toronto)
Kadınların toplu taşım araçlarında çikolata yemesi yasaktır. (İngiltere)
Tropikal balık satıcıları hariç! kadınların halka açık yerde üstsüz gezmesi yasaktır. (İngiltere-Liverpool)
Etek giyen erkekler tutuklanır. (İtalya)
Pazar günleri balık avlamak yasaktır. (İskoçya)
İnek sahiplerinin sarhoş olması yasaktır. (İskoçya)
Kapınızı çalıp sizden “klozetinizi isteyen birini” içeri almak zorundasınız. (İskoçya)
Pazar günü çamaşır asmak yasaktır. (İsviçre)
Çocukların sigara satın alması yasak, içmesi serbesttir. (Avustralya)
Patikada sağ elinin üzerinde amuda kalkarak yürümek yasaktır. (Avustralya)
Pazar günleri pembe pantolon giymek yasaktır. (Avustralya-Victorio)
Araba kullandığınız zaman gömlek giymek zorundasınız. (Tayland)
İç çamaşırsız gezmek yasaktır. (Tayland)
Metroda sakız çiğneyen tutuklanır. (Singapur)
Kuaförde saç kurutucusunun altında uyuyan kadın ve salon sahibi para cezasına çarptırılır. (ABD-Florida)
HOLLYWOOD’UN ORTASINDA KOYUN SÜRÜSÜ!
Hollywood Bulvarı’nda 2 binden fazla koyun varsa araba kullanmak yasaktır. (ABD-Hollywood)
Sanık sandalyesinde ağlamak yasaktır. (ABD-Los Angeles)
U dönüşü yapmak yasaktır. (ABD-Teksas)
Evde içki içmek yasaktır. (ABD-Indiana)
Birisinin arkasından konuşmak ve dedikodu yapmak illegaldir. (ABD-Indiana)
Berberlerin çocukların kulağını kesmesi yasaktır. (ABD-Indiana)
Polisler, ikaz etmek amacıyla köpekleri ısırabilir. (ABD-Ohio)
Birine yılan atmak yasaktır. (ABD-Ohio)
Eşeklerin banyo küvetinde uyuması yasaktır. (ABD-Arizona)
Çorbayı höpürdeterek içmek yasaktır. (ABD-New Jersey)
Ayakkabıyla uyumak yasaktır. (ABD-Oklahoma)
Lolipop yemek yasaktır. (ABD-Washington)
Buzdolabının kapısı açıkken önünde uyumak yasaklanmıştır. (ABD-Pennsylvania)
Banyoda şarkı söylemek yasaktır. (ABD-Pennsylvania)
Ana caddede traş olmak yasaktır. (ABD-Mississippi)
• Motorlu taşıt kullanan bir sürücünün gözbağı kullanması yasak.
• Pantolonun arka cebinde dondurma bulundurmak yasak.
• Anniston kentinin Noble Caddesi’nde bluejean giymek yasak.
• Jasper kentinde, bir erkeğin eşini basparmağından daha kalın bir sopayla dövmesi yasak.
• Lee ilçesinde, çarsamba günleri günes battıktan sonra fıstık satmak yasak.
• Mobile kentinde, kadınlara yönelik uluma sesleri çıkarmak yasak.
KALİFORNİYA
• Hiçbir motorlu taşıt, sürücüsü yokken saatte 75 km’den fazla sürat yapamaz.
• Hayvanların tavernalar ve okullara yakın alanlarda çiftleşmesi yasak.
• Hareket halindeki bir motorlu araçtan hayvanlara ateş açmak yasak. Bu yasanın tek istisnası balinalar.
• Arcdia kentinde, tavuskuşlarının yolda geçiş üstünlüğü var. Baldwin Park’ta havuzda bisiklet kullanmak yasak.
• Los Angeles’ta, bir erkeğin eşini 5 cm’den daha kalın bir kemerle dövmesi yasak.
• Riverside’da, 11.00 – 13.00 saatleri arasinda sefertasiyla sokakta yürümek yasak. San Francisco’da Market Caddesi’nde dolaşmak fillere yasak.
ARIZONA
• Bir kaktüs kesmenin cezası 25 yıla kadar hapis.
• Eşeklerin küvette uyumasi yasak.
• Kırmızı bir maske ile işlenen hafif bir suç “ağır suç” sayiliyor.
• Globe kentinde bir Kızılderili ile sokakta iskambil oynamak yasak.
• Hayden’da, tavşanları ve kurbağaları rahatsız edenler, para cezasına çarptırılıyor.
• Maricopa ilçesinde bir evde 6′dan fazla kadın yaşayamıyor.
• Mohave ilçesinde, çorba çalarken yakalanmanın cezası, çorbayi hırsızın basindan asağı dökmek.
CONNECTICUT
• Bisikletle saatte 90 km’den fazla sürat yapmak yasak.
• New Britain kentinde, yangına bile gitse, itfaiye arabaları saatte 40 km’den fazla sürat yapamazlar.
• Hartford’da, bir kimsenin ellerinin üstünde karşıdan karşıya geçmesi yasak.
FLORIDA
• Kuaföre giden kadınların saç kurutma makinesindeyken uyumaları yasak.
• Evli olmayan kadınların pazar günleri paraşütle atlamalari yasak.
• At hırsızlığının cezası idam.
GEORGIA
• Adli tıpta ya da bir cesedin yanında küfür etmek yasak.
• Atlanta’da, bir zürafayı telefon direğine bağlamak yasak.
• Gainesville’de, tavuğu mutlaka elinizle yemek zorundasınız.
GÜNEY DAKOTA
• Bir beyaz, kendi evinde ya da arazisinde beşten fazla Kızılderili görürse, öldürebilir. Kızılderililer “saldırgan taraf” kabul ediliyor.
• Eyalet sınırlari içindeki peynir fabrikalarında uyumak yasak.
• Spearfish kentinde 3 Kızılderili’yi sokakta vurmak serbest.
ILLINOIS
• Chicago’da bir nükleer bomba patlatmanın cezasi sadece 500 dolar.
• Ontario’da, horozların kent sınırları dahilinde ötmeleri yasak.
KUZEY CAROLINA
• Bir evde seks yapılırken tüm perdeler kapatılacak.
• Fillerin pamuk tarlalarına girmesi yasak.
• Oral seks doğaya karşi işlenmiş bir suç sayıldığı için yasak.
• Bir evde seks yapılırken tüm perdeler kapatılacak.
• Fillerin pamuk tarlalarına girmesi yasak.
• Oral seks doğaya karşi işlenmiş bir suç sayıldığı için yasak.
MARYLAND
• Bir aslanı sinemaya götürmek yasak.
• Ocean City’de, yüzerken yemek yemek yasak.
MISSISSIPPI
• Doğal olmayan cinsel ilişkinin cezasi on yıla kadar hapis.
• Davar çalmanin cezası asılmak
MONTANA
• Yedi ya da daha fazla Kızılderili’yi bir arada görürseniz vicdan azabı çekmeden ve yasayı da arkanıza alarak öldürebilirsiniz.
• Bir kadinin eşine ait bir mektubu açması ağır suç.
NEBRASKA
• Çocukların kilisede geğirmesi yasak.
• Bar sahipleri çorba bulundurmak zorunda. Aksi takdirde bira satmaları yasak.
• Waterloo kentinde berberlerin 07.00 – 19.00 arasi soğan yemeleri yasak.
NEVADA
• Size ait bir mekanda köpeğinize ateş açan birini anında asma hakkınız var.
• Karayoluna deveyle çıkmak yasak..
• Eureka kentinde bıyıklı erkeklerin kadınları öpmeleri yasak.
OHIO
• Balıkları sarhoş etmek yasak.
• Clinton Ilçesi’nde, kamuya ait bir binaya yaslanmak yasak.
• Paulding’de polis köpeklerinin ısırma hakkı var.
• Strongville’de, Studs Trekel’in “Catch 22″ adli kitabı yasak.
• Youngstown’da yolda arabanın benzininin bitmesi yasak. Suç islemis sayılıyorsunuz
TEKSAS
• Bir başkasının ineğinin sütünü içmek yasak.
• Ayakta bira içerken bardak en fazla üç kez yudumlanabiliyor. Dördüncü yudum yasak; içmek için oturmak gerekiyor.
• Britannica Ansiklopedisi eyalet genelinde yasak. Çünkü içinde nasıl bira yapıldığı tarif ediliyor.
• Bir otelin ikinci katından mandalara ateş etmek yasak.
• San Antonio’da sığır hırsızlığının cezası, hırsızı çaldıgı yerde asmak.
UTAH
• Bir atın üzerinden balık tutmak yasak.
• Kişi, nükleer silah bulundurabilir ama patlatamaz.
• Bütün karayollarında kuşlara geçiş üstünlüğü var.
• Bir insan 50 yaşını geçtikden sonra kuzeniyle evlenebilir.
• Salt Lake City’de içinde keman bulunan bir torbayla yürümek yasak.
• Trementon’da ambulansta seks yasak.
VIRGINIA
• Evli olmayanlara seks yasak.
• Kadınları gıdıklamak yasak.
• Bir insanın mahkeme binasının merdivenlerinde, karısını akşam 8′den önce dövmesi yasak.
WISCONSIN
• Trende öpüşmek yasak.
• Racine’de, uyuyan bir itfaiye memurunu uyandırmak yasak.
WYOMING
• Haziran ayında bir tavşanın fotoğrafını çekmek yasak.
• Cheyenne kentinde, çarsamba günleri duş almak yasak.
Arabasının altında birinin bulunduğunu gören sürücünün otomobilini çalıştırması yasaktır. (Danimarka)
Otomobilinin karşısına at arabası çıkan sürücü, otosunu kenara çekmek zorundadır. (Danimarka)
Demiryolunda öpüşmek yasaktır. (Fransa)
Yağmur yağarken çimler sulanamaz. (Kanada)
Koleje gitmek için entelektüel biri olmak zorundasınız. (Çin)
Kapılar ve pencereler pembe renkte olmak zorundadır. (Kanada-Kanata)
Ağaca tırmanmak yasaktır. (Kanada-Oshawa)
Bank Street’te pazar günleri dondurma yemek yasaktır. (Kanada-Ottawa) Yong Caddesi’nde ölü atları pazar günü sürüklemek yasaklanmıştır. (Kanada-Toronto)
Kadınların toplu taşım araçlarında çikolata yemesi yasaktır. (İngiltere)
Tropikal balık satıcıları hariç! kadınların halka açık yerde üstsüz gezmesi yasaktır. (İngiltere-Liverpool)
Etek giyen erkekler tutuklanır. (İtalya)
Pazar günleri balık avlamak yasaktır. (İskoçya)
İnek sahiplerinin sarhoş olması yasaktır. (İskoçya)
Kapınızı çalıp sizden “klozetinizi isteyen birini” içeri almak zorundasınız. (İskoçya)
Pazar günü çamaşır asmak yasaktır. (İsviçre)
Çocukların sigara satın alması yasak, içmesi serbesttir. (Avustralya)
Patikada sağ elinin üzerinde amuda kalkarak yürümek yasaktır. (Avustralya)
Pazar günleri pembe pantolon giymek yasaktır. (Avustralya-Victorio)
Araba kullandığınız zaman gömlek giymek zorundasınız. (Tayland)
İç çamaşırsız gezmek yasaktır. (Tayland)
Metroda sakız çiğneyen tutuklanır. (Singapur)
Kuaförde saç kurutucusunun altında uyuyan kadın ve salon sahibi para cezasına çarptırılır. (ABD-Florida)
HOLLYWOOD’UN ORTASINDA KOYUN SÜRÜSÜ!
Hollywood Bulvarı’nda 2 binden fazla koyun varsa araba kullanmak yasaktır. (ABD-Hollywood)
Sanık sandalyesinde ağlamak yasaktır. (ABD-Los Angeles)
U dönüşü yapmak yasaktır. (ABD-Teksas)
Evde içki içmek yasaktır. (ABD-Indiana)
Birisinin arkasından konuşmak ve dedikodu yapmak illegaldir. (ABD-Indiana)
Berberlerin çocukların kulağını kesmesi yasaktır. (ABD-Indiana)
Polisler, ikaz etmek amacıyla köpekleri ısırabilir. (ABD-Ohio)
Birine yılan atmak yasaktır. (ABD-Ohio)
Eşeklerin banyo küvetinde uyuması yasaktır. (ABD-Arizona)
Çorbayı höpürdeterek içmek yasaktır. (ABD-New Jersey)
Ayakkabıyla uyumak yasaktır. (ABD-Oklahoma)
Lolipop yemek yasaktır. (ABD-Washington)
Buzdolabının kapısı açıkken önünde uyumak yasaklanmıştır. (ABD-Pennsylvania)
Banyoda şarkı söylemek yasaktır. (ABD-Pennsylvania)
Ana caddede traş olmak yasaktır. (ABD-Mississippi)
Cisimleri havada tutmanın yolu
Amerikalı bilim insanları, cisimleri havada tutmanın nasıl başarılabileceğinin yolunu buldu.
Henüz bir cismin havada tutulması gerçekleştirilmedi ancak bilimciler, doğadaki en küçük parçacıkları yöneten ilkelerden oluşan “kuantum mekaniğinin” sır dolu güçlerini kullanarak, bunun nasıl başarılabileceğinin yolunu keşfetti.
Harvard Üniversitesi uygulamalı fizikçi Federico Capasso ve ekibinin yaptığı bu çalışma, Nature dergisinde yayımlandı.
Küçük nanoteknolojik makineler yapılmasına sağlayabilecek olan bu yöntemde, moleküllerin belirli birleşimleri oluşturularak, birbirlerini itmeleri sağlandı. Bu “yeni gücün” keşfinin, moleküllerin havada tutulmasını sağlayabileceği, sürtünmenin sıfır olduğu küçük, yeni kuşak cihazların yapılmasını sağlayabileceği kaydedildi.
Bu yeni güç, çok küçük cisimlerin birbirlerine yaklaştıklarında birbirlerini çekmeleri esasına dayanıyor. Bir Rus ekibi, moleküllerin doğru bileşimi elde edildiğinde bu gücün tersine dönebileceğini, yani cisimlerin birbirini itebileceğini öne sürmüştü. Amerikalı bilimcilerin yaptığı bu deney de Rusların bu varsayımını kanıtladı. Deney sırasında bir sıvı üzerindeki ince altın yüzey, metalik bir yüzey tarafından çekildi ancak ancak silisyumdan yapılan bir başka yüzey tarafından itildiği gözlendi.
Henüz bir cismin havada tutulması gerçekleştirilmedi ancak bilimciler, doğadaki en küçük parçacıkları yöneten ilkelerden oluşan “kuantum mekaniğinin” sır dolu güçlerini kullanarak, bunun nasıl başarılabileceğinin yolunu keşfetti.
Harvard Üniversitesi uygulamalı fizikçi Federico Capasso ve ekibinin yaptığı bu çalışma, Nature dergisinde yayımlandı.
Küçük nanoteknolojik makineler yapılmasına sağlayabilecek olan bu yöntemde, moleküllerin belirli birleşimleri oluşturularak, birbirlerini itmeleri sağlandı. Bu “yeni gücün” keşfinin, moleküllerin havada tutulmasını sağlayabileceği, sürtünmenin sıfır olduğu küçük, yeni kuşak cihazların yapılmasını sağlayabileceği kaydedildi.
Bu yeni güç, çok küçük cisimlerin birbirlerine yaklaştıklarında birbirlerini çekmeleri esasına dayanıyor. Bir Rus ekibi, moleküllerin doğru bileşimi elde edildiğinde bu gücün tersine dönebileceğini, yani cisimlerin birbirini itebileceğini öne sürmüştü. Amerikalı bilimcilerin yaptığı bu deney de Rusların bu varsayımını kanıtladı. Deney sırasında bir sıvı üzerindeki ince altın yüzey, metalik bir yüzey tarafından çekildi ancak ancak silisyumdan yapılan bir başka yüzey tarafından itildiği gözlendi.
3 Kasım 2013 Pazar
Meksika'da Yakalanan İlginç Yaratık
2008 senesinin sonunda Marao Lopez yakalamış olduğu artık kuruyarak mumyalaşmış haldeki yaratık cesedini araştırmaları ve DNA incelemesi için üniversiteli bilim adamları götürmüştü.
Çiftçi yaratığı yakaladıktan sonra boğmuk için üç kere suya soktuğunu ve saatlerce suda tuttuğunu anlatmıştı.
İncelemeler sonunda bilim adamlarınca türü teşhis edilemen yaratığın iskelet yapısının bir sürüngene ait olduğu ancak diş yapısının insana benzediği anlaşıldı. Dişler aynı bizlerdeki gibi çok köklüydü. Ayrıca solunum sistemi uzun süre su altında kalacak yapıdaydı..
İnsanı andıran özellikleri çoğunluktaydı.
Bir kere beyin vücuduna göre oldukça büyüktü, özellikle arka bölümü insan beynini andırıyordu ki, bu onun çok akıllı bir tür olduğunun kanıtıydı.
Tüm incelemelere rağmen uzmanların hepsi cesedin orjini konusunda farklı düşünmekteydiler. Kimilerine göre ceset bilinmeyen bir tür hayvandı, kimisine göre maymun cenini bazılarına göre ise dünya dışı bir yaratıktı.
{dmotion}xac28i{/dmotion}
Bu olaydan sonra Lopez’in ölümü ile sır perdesi bir kat daha arttı.
Amerikalı UFO araştırmacısı Joshua P. Warren çiftçinin daha sonra yol kenarına park edilmiş bir araç içinde yanarak öldüğünü açıkladı.
Arabayı saran alevler normalden çok daha sıcak olduğu açıklandı. Lopez’in ailesi uzaylıların çocuklarını öldüren Lopez’den intikam aldıklarını düşünmekteler.
Olayın gerçekteştiği bölgede sıklıkla UFO gözlemi yapılması ve çok sayıda ekin halkası oluşum bulunması sebebiyle yöre halkı Lopez’in hikayesininin doğruluğuna inanmaktalar.
Meksikalı UFO uzmanı Jaime Maussan hikayeye bir ekleme daha yapmıştır. Ona göre olay bir aldatmaca değildir. Çiftçinin kendisine olay sonrasında uzaklaştığı sırada ikinci bir yaratık daha gördüğünü söylediğini açıklamıştır.
Hikaye BILD gazetesinde yayınlanır yayınlanmaz Batı dünyasının da ilgisini çekmiş ve gazete okuyucularının hararetli tartışmaları internete de yansımıştır. Bazıları bunun bir uzaylı olduğu iddia etmekte, kimine göre bir mayman yavrusu cesedi.. Uzaylı olmadığını savununlar yaratığın niye çıplak gezdiğini merak ediyorlar.
Hikaye taa Çine ve Kore’ye kadar yayılmıştır.
UFO gözlemlerinin en yoğun olduğu bu bölgede şu anki durum budur..
Aç Susuz Yaşamak Mümkün
Hindistanda yaşayan ve yaklaşık 70 li yaşlarda olan Jani isimli hintli zamanının çoğunu Gujarat şehrinde Ambaji tapınağında, her şeye boyun eğmiş bir şekilde oturarak geçiriyor. Son 10 gündür ise kendisi için özel hazırlanmış odada yaşıyor. Tuvaleti sımsıkı kapanmış olan bu oda, sürekli video kamerayla gözetleniyor. Jani’nin tek yaptığı şey ise azıcık bir suyla ağzını çalkalamak. “Yemeğe ve suya ihtiyaç duymuyorum” diyen Jani, sekiz yaşındayken ilahi bir güç tarafından kutsandığını ve o zamandan beri böyle yaşadığını söylüyor. Charod köyünde büyümüş olan Jani, görünümüyle de dikkat çekiyor. Kırmızı bir elbisesi, burnunda halka, saçlarında çiçekler var. Bu ilginç görünümlü adamı müritleri ise “mataji” veya “ilahe” diye çağırıyor. Jani bu şekilde nasıl yaşadığının sırrını ise damağında bulunan bir deliğe borçlu olduğunu söylüyor. Bu delik yıllardır yemeden ve içmeden yaşamasını sağlamış.
BİTKİ GİBİ YAŞIYOR
Jani gibi hiçbir şey yemeyen ve içmeyen insanlar kendilerini “ototrof” olarak adlandırıyorlar. Bu terim kendi yiyeceğini yapabilen organizmalar anlamına geliyor. Rus bir ototrof olan Irina Novozhilova, bu konudaki görüşlerini şöyle açıklıyor: “Uzun yıllar önce böyle yaşamayı keşfetmiş insanlar var. Başta Vernadsky olmak üzere Rus filozoflar, insanların yemek yemeden yaşayabilmeleri üzerine düşünüyorlardı.”
Yeryüzünde yaşayan tüm canlılar ototroflar ve heterotroflar olarak ikiye ayrılıyor. Güneş ışığı ve havadan beslenen yani fotosentez yapan bitkilerin büyük bir kısmı ilk gruba giriyor. İnsanlar ve hayvanlar ise ikinci gruba dahil. Onlar diğer canlıları yiyerek hayatlarını devam ettiriyorlar. Bu nedenle yemeden ve içmeden yaşayan insanlar bitkilere daha yakın.
BİYOLOJİK YAŞI 20
Moskova’da da bu şekilde yaşayan bir grup var. Onlar da Konstantin Vasiliev Müzesi’nde bir araya gelerek deneyimlerini paylaşıyorlar. Örneğin bir anne çocuğunu sekiz yaşına kadar emzirirse, ototrof olabileceğini düşünüyorlar. Bu gruptaki yemeyen ve içmeyen kadınların çocuklarına yetecek kadar sütlerinin bulunması da oldukça ilginç. Ototrofların insanlara önerdikleri ise bir anda yemenin ve içmenin kesilmesinin mümkün olmadığı. Rusya’nın en ünlü ototrofu ise Zianaida Baranova. 67 yaşındaki kadın ilk başta et yemeyi bırakmış. Dört buçuk yıldan beri ise yemek yemeden ve su içmeden yaşıyor. Yine de uzmanlar Baranova’nın biyolojik yaşının 20 olduğunu söylüyor. Zaten son derece enerjik ve neşeli bir insan.
Pusula Nasıl Çalışır
Pusula çinliler tarafından bulunanan ve yeryüzünün hangi noktasında olursanız olun daima kuzey kutbunu gösterir. Sonsuz bir okyanusun tam ortasındasınız ve etrafınızda size yol gösterecek herhangi bir işaret de yok, o zaman size yardımcı olacak tek şey pusuladır.
Manyetik çubuk; Pusula aslında çok basit bir düzenektir. Manyetik pusulalarda çok küçük bir mıknatıs hemen hemen sürtünme olmadan bir pivot noktası üzerinde durmaktadır. Mıknatısa genel ifade olarak iğne denilmektedir ve bir ucu “N” yani İngilizce Kuzey kelimesinin baş harfiyle işaretlenir. Bu sayede kuzeyin gösterildiği belirtilir.
Pusulanın çalışması;Pusulanın nasıl çalıştığı konusu oldukça ilginç aslında. Yer kürenin merkezinde çok büyük bir manyetik çubuk olduğunu düşünün. Pusulanın “N” olarak işaretlenen kuzey ucunun kuzeyi göstermesi için, yer kürenin merkezinde olduğunu varsaydığımız manyetik çubuğun güney ucunun kuzeyi gösteriyor olması lazım.
Pusulanın çalışma prensibi;Mıknatıslara özgü “zıt kutuplar birbirini çeker” prensibine göre pusulanın kuzey ucu, yer kürenin içinde olduğunu varsaydığımız manyetik çubuğun güney ucunu, dolayısıyla da kuzey kutbunu göstermiş olacaktır. Dünyanın manyetik alanı yer yüzünde oldukça zayıftır. Dünyanın çapı 8 bin mil dolaylarında olup, pusulayı etkileyecek manyetik alanın oldukça uzun bir mesafe kat etmesi gerekmektedir. Bundan dolayı da pusulalarda hafif bir mıknatıs, sürtünmenin olmadığı bir yatağa ihtiyacı vardır. Bu şekilde olmadığı zaman dünyanın manyetik alanı pusulanın iğnesini döndürmeye ve çalışmasına yetmeyecektir.
Anıtkabir Hakkında Bilinmeyenler
Anıtkabir’in yapımı yaklaşık 9 yıl sürmüştür. Ve ağırlığı tam 150.000 tondur. Anıtkabirde birçok heykel,süsleme ve kabartmalar bulunmaktadır. Anıtkabirin heykellerinden süslemelerine, kulelerinden kabartmalarına pek çok özel anlamlarla yüklenmiştir.
Ata’nın kabri 40 tonluk yekpare mermerden yapılan sembolik lahit’in yaklaşık 7 metre altındaki mezar odasında bulunuyor Türk milletinin kalbine gömdüğü Atatürk, Selçuklu-Osmanlı kümbet mimarisine göre yapılmış sekizgen şeklindeki mezar odasında “vatan toprağında” yatıyor.
Dünyada anıt mezarlar, salt bir defin olayıyla sınırlı değildir. Anıt mezarlardan, kişi kültünü daha da belirgin hale getirmesi, ziyaretçilerinde ‘uhrevî’ duygular uyandırması beklenir. Bu, Türkiye’de de böyle olmuştur. Anıtkabir’i yapanlar, bir anıt mezarda olması gereken hemen her şeyi düşünmüşlerdi. Meselâ, Aslanlı Yol ve diğer uzun yürüyüş yollarında yer alan zemin taşları asimetriktir. Ayrıca beşer santim uzunluğu olan çimler de vardır taşların arasında. Bununla; yürüyenlerin dikkatinin yeknesaklaşıp, yürürken başlarını sağa sola çevirme, yukarı kaldırma ya da sıkılarak etrafındakilerle konuşmalarına mani olmak amaçlanmıştır. Her şeye rağmen gözleriniz taşlara takılmadı, ‘başınız önde’ yürümediniz diyelim. O zaman da en azından çim aralıklarına ayağınızın takılmaması için yine mimarların öngördüğü biçimde yürümek zorunda kalırsınız. Böylece yol üzerindekilerin görüntüsü, ‘başları önlerinde keder içerisinde yürüyenler’ şeklinde olur.
Ölümünden 15 yıl sonra Etnografya Müzesi’ndeki geçici istirahatgahı ndan Anıtkabir’e nakledilen Ata’nın naaş’ı, tahnit işlemi çözülerek, Suriye’deki Caber Kalesi, Kore’deki Türk şehitliği, Selanik’teki doğduğu evin bahçesi, KKTC ve illerden getirilen toprakların harmanlandığı “vatan toprağına” İslami usullere göre kefenlenerek ve yüzü kıbleye bakacak şekilde defnedildi. Ata’nın kabrinin yer aldığı mezar odasına, Genelkurmay Başkanı’nın izniyle girilebiliyor.
Anıtkabir’in Yerinin Belirlenmesi
Anıtkabir’in yapımına 9 Ekim 1944 yılında başlanmıştır. 1 Eylül 1953 yılında ise tamamlanmıştır. Anıtkabir’in yerini dönemin Aydın Milletvekili Mithat Aydın önermiştir. Birçok seçeneğin tartışıldığı zamanda Mithat Aydın adı ‘Anıttepe olarak değiştirilecek olan ‘Rasat tepe’ yi önerdi.Atatürk’ün yıllar önce ‘Rasat tepe’ de yaptığı gezide’ bu ne kadar güzel bir anıt yeri’ demiştir. Atatürk bu sözü diyerek yıllar sonra gömüleceği yeri hissetmiş gibiydi.
Anıtkabir projesi için birçok ülkeden teklif geldi. 49 proje içinden Prof. Emin Onat ve Doç. Orhan Adanın projesi kabul edilmiştir. Atamızın kabri depreme karşı çok dayanıklıdır.
Anıtkabir ve İnşaatı
Anıtkabir 4 kısım olarak tasarlanmıştır.
1. Kısım
Bu kısımda toprak seviyesi ayarlaması yapılmıştır. Ayrıca Atamızın kabirine doğru uzanan aslanlı yoldaki istinat duvarı yapılmıştır.Yaklaşık olarak 1 yıl sürmüştür
2. Kısım
Mozole ve törenin yapıldığı alanı kapsamaktadır. Ayrıca meydanın çevresindeki benzer amaçlarla kullanılacak binaların yapılmasını kapsamaktadır. Yine 2. kısım inşaatta anıt kütlesinin projesi tasarlanmıştır. Giriş kuleleleri ve Anıtkabir’e uzanan yolun önemli bölümü tamamlanmıştır. Ayrıca arazide ağaçlandırma gerçekleştirilimiş.Sulama sistemi yapılmıştır. Yaklaşık 5 yıl sürmüştür.
3. Kısım
Anıta çıkan yollar ve aslanlı yol tamamlanmıştır. Ayrıca tören meydanı ile mozolenin üst döşemeleri gerçekleştirilmiştir. Anıta çıkan merdiven basamakları yapılmıştır.
4. Kısım
Artık anıtkabirin tamamlanması için son aşamadır. Şeref holü ve tonozlar yapılandırılmış. Buralardaki taş profiller ve saçak süslemeleri yapılmıştır. Bu inşaat aşamaları bittikten sonra anıtkabirin 9 yıl süren inşaatı son bulmuştur.
Anıttaki Aslanlar
Atamızın kabirne giden 262 metre yol vardır.Bu yolun sağ ve solunda karşılıklı olarak 24 aslan bulunmaktadır. Bu aslanlar 24 Oğuz boyunu temsil etmektedir. Bilindiği gibi aslan kültürümüzde gücü temsil etmektedir. Aslanların karşılıklı olması ise milletimizin birlik ve bütünlüğünü ifade eder. Atamızın anıtına doğru yaklaşan aslanları başları öne eğik bir şekildedir.
Anıttaki Ağaçlar
Anıtkabirdeki yeşillendirme çalışmaları yapılmıştır. Birçok ağaç vardır. Ancak bu ağaçların hepsinin boyu kısadır. Yani bodur olan bu ağaçlar bilinnçli olarak seçilmiştir. Çünkü anıt her yerden görülebilmeliydi.Uzun boylu ağaçlar görüş açısını kapatmamalıydı.
Bayrak Direği
Anıtkabir’in diğer önemli unsurlarından biride bayrak direğidir. Anıtkabir’de 33 buçuk metre uzunluğunda bayrak direği 1946 yılında Nazmi Cemal adlı kişi tarafından ABD den gelmiştir.
Atatürk Müzesi
Anıtkabirde Atatürk müzesi bulunmaktadır .Atamızın bir çok eşyası burada sergilenmektedir. Traş takımları, bastonları ,aldığı hediyeler ve birçok eşyası bulunmaktadır. Atamıza ve ailesine ait fotoğralarda bu müzede bulunmaktadır. Ayrıca müzede Atatürk’ün hem baston hemde tüfek olma özelliğine sahip silahı, Sabiha Gökçen ve Afet İnan’a hediye ettiği tabancalar bizlere sergilenmektedir. Ayrıca manevi kızı olarak gördüğü Rukiye Erkine hediye verdiği mini bir Kuran bulunmaktadır.
Anıtkabir müzesinde ayrıca Atatürk’ün özel kitaplığı bulunmaktadır. Bu kitaplar arasında en önemlisi Nutuktur. Orjinal metni müzede yer almaktadır.Ayrıca başta Türk ve İslam Tarihi,dil, edebiyat, sosyal bilimler ve birçok konuda kitaplar bulunmaktadır. Türkçe, Osmanlıca, Fransızca, İngilizce, Almanca, Rusça, Arapça, Farsça, Slav dillerindeki toplam 3118 kitap müzede ziyaretçilere sergilenmektedir.
Milletvekili mazbataları ve 1927 yılında yaklaşık 5 günde okuduğu Nutuk’un orijinal metninin de yer aldığı müzede, Etiyopya Kralı Haile Selasiye’nin 1967 yılında Anıtkabir ziyaretinde mozoleye bıraktığı iki büyük gül dalıyla sembolize edilen gümüş çelenk de en ilginç parçalardan birisi…
Anıtkabir’deki Atatürk Müzesi’nde ayrıca okumaya büyük önem veren Atatürk’ün özel kitaplığında bulunan Türk ve İslam tarihi, dil, edebiyat, sosyal bilimler, bilim ve teknik konularındaki Türkçe, Osmanlıca, Fransızca, İngilizce, Almanca, Rusça, Arapça, Farsça, Slav dillerindeki toplam 3 bin 118 kitap da sergileniyor.
Aslanların Sırrı
Anıtkabir’deki her mimari unsur ayrı bir mana taşıyor. Ata’nın kabrine ulaşan 262 metrelik Aslanlı yolun sağ ve solunda bulunan 24 aslan, “24 Oğuz boyunu” temsil ediyor. Türk kültüründe güç sembolü olduğu için seçilen aslan figürlerinin çift olması milletin “birlik ve bütünlüğünü” vurgularken, Aslanların kedi gibi yatar pozisyonda olması ise bu büyük gücün “barışseverliğini” sembolize ediyor. Ziyaretçilerin de kabrin manevi atmosferine ayak uydurmaya yönlendirildiğ i Aslanlı yolda, taşlar Ata’nın huzuruna çıkanların “başlarının öne eğik” olması için 5 santimlik çim boşluğu bırakılarak döşenmiş.
Depreme karşı dayanıklı kılmak için tıpkı bir geminin su altındaki kısmı gibi toprağın içine yerleştirilen Anıtkabir’de mozolenin iç duvar ve zemini en nadide mermerlerle kaplanırken, tavanları renkli ve altın varaklı İtalyan mozaikleriyle süslenmiş. Milli değerleri temsil eden isimler verilen ve Selçuklu çadır mimarisinin özelliklerini yansıtan bir mimariyle yapılan 10 kule Anıtkabir’in siluetine ayrı bir değer katıyor.
Anıtkabir’in ağaçları neden bodurdur?
Muhatabım, Anıtkabir’in çevresine dikilen ağaçlarla ilgili de, enteresan şeyler söylemişti. “Tesadüf değil” diyordu, “buranın yeşillendirilmesi için seçilen ağaçların bodur olması. Ankara’nın düzlük alanda bulunabilecek en yüksek tepesi olan Rasattepe, ‘görkem’i hazırlayan bir zemin oldu. Buranın yeşillendirilmesinde kullanılan ağaçlar ise bilinçli olarak kısa boylu, bodur ağaçlardan seçildi. Böylece anıt yapının Ankara’nın her tarafından görülebilmesi amaçlandı. Düşünün, Anıtkabir’in etrafı ulu çınarlar ya da servilerle dolu olsaydı yarım asır içinde yani tam da bu yıllarda anıt mezar görünmez hale gelirdi.”
Yapım yıllarındaki ağaçlandırma tercihlerine ilişkin olarak anlatılanları, yıllar sonra yaşanan bir olayla birlikte düşününce mimarın haklılık payı var gibi görünüyordu. Ankara’nın en görkemli yapısı olması öngörülen Anıtkabir’in -ki 1950′lerde tam da öyleydi-, yıllar sonra bu özelliğine bir ortak gelebileceği fikri, bazılarının ciddi tepkilerine yol açmıştı. Turgut Özal, Başbakanlığı döneminde sürüncemede kalan Kocatepe Camii’nin inşaatını hızlandırıp, projesinde de değişiklikler yapıp camiyi büyüttüğünde, pek çok köşe yazarı, caminin büyüklüğünü dillerine dolamışlardı. “Özal, Ankara’nın en büyük yapısı Anıtkabir’le boy ölçüşecek bir cami yaptırıyor. Amacı, Anıtkabir’in Ankara siluetindeki tekliğini ve büyüklüğünü gölgelemek” yollu eleştiriler, o günlerde yaygın hale gelmişti.
Anıtkabir’in yerinde Frigliler’in mezarları vardı
Anıtkabir’in, semboller üzerinden anlatımı yeterli deyip, teknik özelliklerine bakılacak olursa, burada da ilginç pek çok detay bulunuyor. Anıtkabir’in inşası için ilk olarak Ankara Kalesi ile Atatürk Orman Çiftliği de gündeme gelmişti. “Atatürk, geçmişi değil, geleceği temsil eder” denilerek eski çağlardan kalma Ankara Kalesi fikrinden vazgeçildi. Atatürk Orman Çiftliği’ne karşı çıkanlar ise “Burası mesire, eğlence yeridir. Bir anıt mezar için uygun olmaz” görüşünü savunmuşlardı.
Anıtkabir’in şimdiki yerini ise CHP Trabzon Milletvekili Mithat Aydın önermişti. Anıtkabir’in bulunduğu yer, rasat takipleri yapıldığı için Rasattepe olarak anılıyordu. Anıtkabir’den sonra adı Anıttepe olan mahalde, çok eski asırlarda da yine mezarlar vardı. M.Ö XII. yüzyılda Anadolu’da devlet kuran Frigliler’e ait bazı mezar yapıları (tümülüsler) burada bulunuyordu. Mezarlarda, ölünün öbür dünyada kullanacağı düşünülen günlük hayata dair eşyalar vardı. İskelet kalıntıları ile bütün bu eşyalar, Anıtkabir’in buraya yapılma kararının alınması üzerine Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ne taşındı.
Anıtkabirle ilgili olarak
- Merasim bölüğü Alle boyunca ve Mozole önünde meydanlık etrafında bulunan nöbetçiler tüfekli ve merasim bölüğü kıyafetinde (Kordon yok) bulunurlar.
- Mozole merdivenlerinde ve için de bulunan nöbetçiler tabancalı, beyaz palaska, eldiven ve çelik başlıklı bulunurlar.
- Bu ziyaretlere katılacaklar, ziyaret saatinden 15 dakika evvel (10 Kasım’da saat 08.40 da) Anıtkabir giriş merdivenleri önündeki meydanda hazır bulunarak tertibi alırlar.
- Ziyaretçilerin başkanı, teslim aldığı çelengi sembolik taşın muayyen yerine koyarak yerini alır. Bu esnada boru ile verilecek bir (Ti…) işaretiyle ziyaretçiler saygı duruşuna geçerler. Bir dakikalık (10 Kasım’da 2 dakikalık) bir saygı duruşunu mütaakıp bando İstiklal Marşı’nı çalmaya başlar.
- Mozole’nin boşalmasını mütaakıp ziyaretçiler protokol sıralarına göre ve altışarlı sıralar halinde Mozole’nin sol kapısından girmek ve sağ kapıdan çıkmak suretiyle sembolik taşın önünden bir saygı geçidi yaparlar.
Organ Bağışı
Bu hafta organ bağışı haftası ...
Organ bağışı nedir?
Organ bağışı, bir insanın organlarının bir kısmının veya tamamının, henüz sağlıklı iken, beyin ölümünün ardından başka insanlarda yararlanılmak üzere bağışlanması
Bir bakış açısıyla; organ bağışının, kan naklinden farkı yoktur. Hayat kurtarma anlamında, sağlıklı olan her organ bağışlanabilir. On sekiz yaşını doldurmuş ve doğru ile yanlışı ayırabilme yeteneğine sahip herkes, başta kalp olmak üzere, akciğer, böbrek, karaciğer ve pankreas gibi organlar; kalp kapağı, göz kornea tabakası, kas ve kemik iliği gibi dokuları bağışlayabilmekte, ve bunlar günümüz tıp teknolojisinde nakledilebilmektedir. Bir kişi organlarını bağışlayarak bir çok insana yaşama şansı verebilir. Türkiye'de birçok devlet ve üniversite hastanesinde organ bağışı işlemleri yapılmaktadır. Ayrıca yaşarken yapılabilen (böbrek gibi) organ bağışı türleri de vardır. Bağışlanan organların nakledilmesi, Sağlık Bakanlığı'nın denetim ve gözetiminde, bilgisi dahilinde gerçekleştirilir. Çeşitli kurum ve kuruluşlar, zaman zaman organ bağışı kampanyaları düzenlemektedir. 2000 yılında, organ bağışı konusunda bir "Ulusal Koordinasyon Sistemi" oluşturularak, bakanlığın olanaklarıyla organ bekleyenler sistematik sıralamaya dahil edilmişlerdir. Organ bağışı;
1- Sağlık Müdürlüklerinde,
2- Hastanelerde,
3- Emniyet Müdürlüklerinde (ehliyet alımı sırasında),
4- Organ nakli yapan merkezlerde,
5- Organ nakli ile ilgilenen vakıf, dernek vb. kuruluşlarda yapılabilir.
Yasal dayanağı
Türkiye'de 1980 tarih ve 2240 sayılı yasa gereği organ bağışı yapılabilmesi için 18 yaşını doldurmuş olmak ve bu dileğin, iki tanık önünde, sözlü olarak yapılması,genişletilmiş gönüllülük ve ayrıca bunun bir hekim tarafından tasdik edilmesi yeterlidir. Bunun için en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak "Doku ve Organ Bağış Belge"si alınabilir. Bu belge, genellikle nüfus kimlik cüzdanı yanında taşınarak, herhangi bir kaza durumunda doktorların, gerekli organları kurtarması sağlanmaktadır.2240 sayılı yasanın bazı maddeler
Madde 3- Bir bedel veya başkaca çıkar karşılığı organ ve doku alınması ve satılması yasaktır.Madde 4- Bilimsel, istatistiki ve haber niteliğindeki bilgi dağıtımı halleri ayrık olmak üzere, organ ve doku alınması ve verilmesine ilişkin her türlü reklam yasaktır.
Madde 5- Onsekiz yaşını doldurmamış ve mümeyyiz olmayan kişilerden Organ ve Doku alınması yasaktır.
Madde 6- Onsekiz yaşını doldurmuş ve mümeyyiz olan bir kişiden Organ ve Doku alınabilmesi için vericinin en az iki tanık huzurunda açık, bilinçli ve tesirden uzak olarak önceden verilmiş yazılı ve imzalı veya en az iki tanık önünde sözlü olarak beyan edip imzaladığı tutanağın bir hekim tarafından onaylanması zorunludur.
Madde 11- Bu konunun uygulanması ile ilgili olarak tıbbi ölüm hali, bilimin ülkede ulaştığı düzeydeki kuralları ve yöntemleri uygulamak suretiyle, biri kardiyolog, biri nörolog, biri nöroşirürjiyen ve biri de anesteziyoloji ve reanimasyon uzmanından oluşan dört kişilik hekimler kurulunca oy birliği ile saptanır.
Madde 12- Alıcının müdavi hekimi ile organ ve doku alınması, saklanması, aşılanması ve naklini gerçekleştirecek olan hekimlerin, ölüm halini saptayacak hekimler kurulunda yer almaları yasaktır.
Madde 15- Bu kanuna aykırı şekilde organ ve doku alan, saklayan, aşılayan ve nakledenlerle bunların alım ve satımını yapanlar, alım ve satımına aracılık edenler veya bunun komisyonculuğunu yapanlar hakkında, fiil daha ağır bir ceza gerektirmediği takdirde iki yıldan dört yıla kadar hapis ve 50.000 TL’den 100.000 TL’ye kadar ağır para cezasına hüküm olunur.
Organ bağışlarının azlığı
Organ bağışında, Dünya çapında bir yetersizlik vardır. Bu nedenle bekleme listeleri uzadıkça uzamaktadır. Örneğin Almanya'da böbrek nakli için bekleme süresi 2005 yılı verilerine göre yaklaşık 7 ila 9 yıl arasında değişmektedir. Kalp, karaciğer ve akciğer organ bekleme listelerindeki birçok hasta, zamanında bir organ bulunamadığı için ölmektedir. Uzun bekleme sürelerinin oluşma nedeni, diğer başka nedenlerin yanı sıra, ölümcül trafik kazalarının azalması, fakat buna karşılık sadece organ nakli ile iyileştirilebilecek hastalıkların da çoğalmasıdır. Ayrıca genelde yaşam beklentilerinin yükselmesi ve teknolojinin gelişmesi sonucu, tıbbın giderek daha çok hastalığa organ nakli yapılabilir gözüyle bakmasıdır. Organ bağışlarının azlığına başka bir neden de, bazı devletlerdeki yasal düzenlemelerin bağışların yapılmasına engel olmasıdır. ABD'de ise organ bağışını teşvik için vergi indirimleri ve iş kaybını karşılama yöntemlerine başvurulmaktadır.Organ bağışı yöntemleri
Temelde organ bağışı ile ilgili dört yöntem vardır.Bu yöntemler,bağış yapan kendi isteği ile organ bağışı yapmaya hazır olmadığı zamanlarda devreye girer. Bu düzenlemeler şimdilik her yerde aynı şekilde kullanılmıyor. Her ülke kendi kararlarını kendisi veriyor.1- İtiraz Yöntemi
2- Genişletilmiş İtiraz Yöntemi
3- Gönüllülük Yöntemi
4- Genişletilmiş Gönüllülük Yöntemi
Bunların içerisinde İtiraz Yöntemi en geniş kapsamlı yöntemdir. Bu yöntemde sağlığında kesin itirazı olmayan herkesin organı bağış olarak kabul edilir.
Genişletilmiş İtiraz Yöntemi ayrıca şöyle bir hakkı da içerir: Bağışçının ölümünden sonra, potansiyel bağışçının akrabaları organ bağışını, ölen kişinin, yaşarken yaptığı vasiyet olarak kabul ederler.
Gönüllülük Yöntemi ise bağışçının yaşarken organlarını bağışlayacağını kabul etmiş olması zorunluluğunu getirir. Kesin bir organ bağışı yapmayı kabul etme prosedürü gerektirir. Bu nedenle çok dar kapsamlıdır.
Genişletilmiş Gönüllülük Yöntemi'nde bağışçının ölümünden sonra, ailesi de bağış için onay verebilir. Bu uygulama Gönüllülük Yöntemi'ni genişletmektedir.
Bu dört yöntemin yanı sıra iki istisna yöntem daha vardır: Bilgilendirme Yöntemi ve Acil Durum Yöntemi
Bilgilendirme Yöntemi'nde bağışçının izni şarttır. Eğer potansiyel bağışçının yanında, organ bağışı yapmak istemesi ile ilgili herhangi bir yazılı belge yoksa, bağışçı olmak istemiyordur. Bu durumda ailesine bilgi verilmesi gerekir. Ailenin itiraz etme hakkı vardır.
Acil Durum Yöntemi'nde, bağışçının kendisinden veya ailesinden bir itiraz olsa bile, her durumda organ alınır.
Nakledilebilir Organlar
Tıpdaki gelişmelerin bugün geldiği noktada, insan vücudunun birçok organı nakledilebilmektedir. Burada sadece ölümden sonra bağışlanabilecek organlarla, yaşarken de bağışlanabilir organlar arasında bir ayrım yapmak gerekiyor.Yaşarken bağışlanabilir organlarda, yaşayan bir insan,diğer bir insana gerekli olan organı veya hücreyi bağışlar. Bu organlar çift veya tabaka halinde olan veya kendini yenileme özelliğine sahip olan organlardır. Örneğin böbrek, karaciğer ve yenilenebilir özelliğe sahip hücreler veya kan, ilik ve üreme hücreleri gibi dokular. Burada bağış yapanın yaşından ziyade organın durumu çok önemlidir;fakat genelde 70 yaş üstündekilerin organları çok nadir durumlarda alınmaktadır.
Ölümden sonra bağış kabul edilebilecek organlar ve dokular: pankreas, damar, bağırsak, kulak kemikcikleri, deri, kalp, kalp kapakçıkları, gözün saydam tabakası , kemikdokusu, kıkırdakdokusu, karaciğer, akciğer, böbrek, kas ve beyin zarının bir kısmı.
Yaşarken yapılabilen bağış
Yaşarken yapılabilen organ bağışlarında,vücudumuzda çift olması ve bağış yapanın organını vermekle, fonksiyonlarını kaybetmemesi nedeniyle, böbrek transplantasyonları başı çekmektedir. Giderek taransplantasyonu çoğalan diğer organ ise, yüksek oranda yenilenebilir özelliği olan karaciğerdir. Ancak karaciğerin tamamı bağışlanamaz. Sadece bir kısmı alınabilir.Bağış yapan 19 yaşını doldurmuş ve karar verebilecek durumda olmalıdır. Bağış yapan, yapılacak müdahelenin şekli, büyüklüğü, olası tehlikeleri ve sağlığına şimdi ve daha sonra gelebilecek zararlar konusunda bir doktor tarafından,başka bir doktorunda bulunduğu ortamda aydınlatılmalıdır.
Ölümden sonra bağış
Ölümden sonra nakil için organın alınması, ancak beyin ölümünün kesin tespit edilmesi ve izin alındıktan sonra mümkündür. Türkiye'de genişletilmiş gönüllülük yöntemi yürürlüktedir. Buna göre ortada Doku ve Organ Bağış Belgesi varsa, nakledilmek için gerekli organlar alınır, yoksa ölen kişinin akrabalarının rızası olursa ancak alınabilir. Önce ölüden kan örneği alınır. Kan grubu ve doku özellikleri tespit edilir. Bu veriler alınan organın kime nakledilebileceğinin tespiti için çok önemlidir. Ayrıca organın nakledileceği hastayı tehlikeye sokabilecek herhangi bir bulaşıcı hastalık veya organda tümor olup olmadığı da burada tespit edilir.Beyin ölümünün tespiti
Ağır baş yaralanmaları, beyin kanaması, felç, beyin tümörü veya oksijen eksikliği nedeniyle beynin hasar görmesi (hipoksi), kan dolaşımının durması ve şok nedeni ile beyin ölümü (beyin fonksiyonlarının geri dönüşü kesin olmayacak şekilde kaybı) gerçekleşir. Zehirlenme, sinirlerin bloke olması,donma veya hormon/metabolizma koması gibi durumlar sonucu beyin ölümü yanıltıcı olabilir. Aslında bu beyin ölümü olmayabilir.Bazı insanlar beyin ölümünün tespitine kuşku ile bakmaktadırlar. Bunlar organların alınması uğruna, beyin ölümünün erken tespit edilmiş olabileceği endişesini taşıyorlar. 2008 mart ayında Amerika'da 22 yaşındaki bir genç,yaptığı bisiklet kazası sonucunda, komaya girdi ve bir süre sonra beyin ölümü tespiti yapıldı. Ailesi organ bağışı için izin verdi. Fakat organ alımı işleminden çok kısa bir süre önce bir uyarıya tepki gösterdi ve 2 ay sonra taburcu edildi.
Eğer organ alınacak hasta, başka hücrelere de yayılma gösteren kanser hastalıklarından (metastas) birisine, HIV virüsü (Aids) 'ne veya Creutzfeld - Jacob hastalığının aktif virüslerine veya organları kronik fonksiyon bozukluklarına sahipse, organ alınamaz.
Beyin ölümü tanısını, ülkemizde esas olarak 4 branştan oluşan beyin ölümü tespit kurulu koyar.Kurul nöroloji, nöroşirürji, anestezi ve kardiyoloji uzmanlarından oluşur. Bu tanının konması, geri dönüşü mümkün olmayan bir ölüm sürecinin başladığı anlamına gelir. O sırada kalp çarpıyor, solunum makineler yardımıyla sürdürülüyor olsa bile beynin kalıcı hasar gördüğü ve kişinin yaşama geri dönme olasılığının kalmadığı kabul edilmiş olur. Örneğin Almanya'da ayrıca beyin ölümü tanısını koyan doktorların, organ alımı ve nakli ekibinde yer almamaları gerekiyor.
Organ bağışı tarihi
Mitoloji ve efsaneler M.Ö. 5.yüzyılda bir insandan bir insana organ ve doku nakli yapıldığını kaydederler. M.S. 3. yüzyılda ise hekimliğin koruyucu azizleri Aziz Cosmas ve Aziz Damian, bir bacağını kaybeden misyoner Jakobus von Voragine'e, ölen bir siyahın bacağını nakletmişler. Bunlar söylenti ya da efsane. Fakat daha 1596 yılında Bolognalı İtalyan Gaspare Tagliacozzi, transplantasyonda vücudun yabancı dokuyu reddetiğini yazmıştır:"Bireylerin kendine has karakterlerinin olması, bir başka kişide bu işlemi yapmamızı engelliyor."
Organ bağışının yeni tarihi 17. yüzyıla kadar uzanıyor. Bu yüzyılda ilk deri nakli denemeleri yapıldı. 1863 yılında Paul Bert, o zamanlar sadece deri, lif, erkek yumurtalıkları veya dişlerde yapılmaya çalışılan (damar bağlantısı olmayan organ nakilleri) transplantasyonlarda doku reddi ile ilgili sorunları yeniden yazmıştır. 1883 yılında zarar görmüş iç organların nakli ile ilgili denemeler yapılmıştı. 20.yüzyılın başlarında, tam olarak 1902 yılında Avusturyalı Emerich Ullmann ve Fransız Alexis Carrel, birbirlerinden habersiz köpeklerde transplantasyon yapmayı denediler. Köpeklerin organlarının yerini değiştirdiler. Örneğin böbreği yerinden alıp fonksiyonları ile birlikte enseye naklettiler. İlk olarak Carrel, iki ayrı birey arasında yapılan organ naklinde, doku uyuşmazlığının ortaya çıktığını;fakat bu nakil, bireyin kendi vücudu içerisinde yapılırsa,bu durumun ortaya çıkmadığını fark etti. Daha sonra damarların dikilmesi ile ilgili teknikleri geliştiren Carrel,bu tekniği organ ve doku nakillerinde de başarıyla uyguladı. Geliştirdiği bu teknik, onun 1912 yılında Tıp Nobel Ödülü almasını sağladı. İnsanlar üzerindeki ilk organ nakli denemesi, 1916 yılında Fransız Mathieu Jaboulay tarafından yapıldı. Bu denemede hayvan organları kullanıldığı için, deneme başarısız oldu. İki böbrekleri de çalışmadığı için ölmek üzere olan,iki bayana koyun ve domuz böbrekleri nakledilmişti. 1908 yılında bir köpeğe kendi organı nakledildi ve köpek yıllarca yaşadı. 1909 yılında Almanya'da Berlinli Dr.Unger, bir maymunun böbreğini, bir kız çocuğunun uyluk kemiği üzerindeki damarlarına bağladı; fakat başarısız oldu.
Vücudun direnç göstermesi sorunu çözülemediği için 20 ve 30 lu yıllarda birçok doktor ve bilim adamı, bu konudaki girişimleri ve çalışmalarından vazgeçti. O zamana kadar yapılan transplantasyonların çoğu ölümle sonuçlanmıştı. İlk defa 1933 yılında Macar Op.Dr. Yu Yu Voronoy tarafından bir insan böbreği, diğer bir insana nakledildi. Vücudun direnç göstermesi sonucu hasta öldü. Yeni denemeler çoğunlukla Amerika Birleşik Devletleri 'nde II. Dünya Savaşı 'ndan sonra, yapılmaya başlandı. İlk defa 1942 yılında İngiliz zoolog Sir Peter Brian Medawar, vücudun reaksiyonunun, bağışıklık sistemi ile ilgili olduğunu yazdı. Bu tespiti nedeni ile de 1960 yılında Tıp Nobel Ödülü'nü aldı. 1944 yılında Hollandalı Willem Kolff tarafından "Diyalizatör" ismi verilen yapay bir böbrek geliştirildi. Böbrek hastaları bu mekanik böbrek yardımı ile hayatta kalabiliyorlardı.
İlk başarılı böbrek transplantasyonu, 1954 yılında Şikago 'da Joseph Murray (1990 yılında Tıp Nobel Ödülü'nü aldı) tarafından yapıldı. Organ bağışını yapan kişi, hastanın tek yumurta ikizi idi. Böylece bağışıklıkla ilgili tepkiler en aza indirilmişti ve ayrıca ameliyat olana ışınla şua tedavisi de uygulanmıştı. Böbrek nakli yapılan hasta sekiz yıl sonra kalp krizinden ölmüştü. Daha önce 1951 yılında da Boston 'da bir hastaya insan böbreği nakli yapılmıştı; fakat hasta beş hafta sonra ölmüştü. Aynı şekilde 1952 yılında, annesinin böbreğinin nakledildiği bir çocuk da kısa bir süre sonra ölmüştü. 1958 yılında jean Dausset Paris 'de Human Leukocyte Antigen - System (HLA - System)'i buldu. Jean Dausset, bağışıklık sisteminin kendisinin veya yabancıların organ ve dokularına tepki göstermesi ile genetik kalıtımlar arasındaki bağlantıyı buldu. Bu buluşu nedeniyle de 1980 yılında Tıp Nobel Ödülü'nü aldı.
Bağışıklık sisteminin reaksiyonunu önlemek amacıyla hastalara ışın veriliyordu. Fakat bu ışınlar faydadan çok zarar veriyorlardı. Bir çok organ nakli yapılan hasta, ışın tedavisi sonucu hayatını kaybediyordu. 1960 lı yıllarda araştırmacılar, hastalara, reaksiyonu bastıran antikor vermeye başladılar. Bu konudaki ilk başarılı uygulama 1962 yılında bir hastaya, akrabası olmayan birisinden alınan böbreğin nakledilmesinde görüldü. 1963 yılında Berlin 'de Brosig ve Nagel dünyada ilk defa bir ölünün böbreğini, bir hastaya naklettiler. Aynı yıl Denver 'da bir ölünün karaciğerinin üç yaşındaki bir kıza nakli denemesi başarısız oldu. 1967 yılında Güney Afrika'da, dünyada büyük yankılar uyandıran kalp nakli ameliyatı gerçekleşti. Christian Barnard tarafından kalp nakli gerçekleştirilen hasta, 18 gün sonra enfeksiyon kaptığı için öldü. Aynı yıl Thomas Starzl başarılı bir karaciğer nakli yaptı. 1968 yılında Harvard - Committee beyin ölümünün tanımını yayınladı.
70'li yılların sonunda bir mantardan etkin madde "Ciclosporin" elde edildi. Bu, bugüne kadar bağışıklık sistemine etki eden etkin maddeler içerisinde en etkili olanıydı. 1989 yılında tüm dünyada 100.000 böbrek nakli yapıldı. 1985 yılında dünyada ilk defa tüm bir akciğerin transplantasyonu, Amerika Birleşik Devletleri'nde missuri'de Joel Cooper tarafından gerçekleştirildi. Hannover 'de Rudolf Pichlmayr tarafından 1988 yılında bir ölüden karaciğer alındı ve iki kişiye (bir yetişkin ve bir çocuk) nakledildi. (Karaciğer Parça Transplantasyonu) Aynı yıl Kiel 'de ince bağırsak transplantasyonu Eberhard Deltz tarafından gerçekleştirildi. 1998 yılında Minnesota 'da David Sutherland , yaşayan bir organ bağışcısından alınan bir parça ile pankreas transplantasyonunu gerçekleştirdi.
Şu ana kadar tüm dünyada yaklaşık yarım milyon böbrek nakli gerçekleştirilmiştir.
Dinsel yönü
Din İşleri Yüksek Kurulu'nun 6 Mart 1980 tarih ve 196 sayılı kararına göre organ bağışı İslam dinine göre caizdir. Kur'an-ı Kerim'de de (Maide Suresi, Ayet 32'ye göre) "bir kişiye hayat vermek, bütün insanlara hayat vermeye eşdeğer" sevaptır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)